İnsani yardım âdâbı ve çocuklarla çekilen fotoğraflara dair

Abdullah Uçar
2 min readAug 1, 2020

Görsel: www.varsity.co.uk/opinion/17961

Anlıyorum, aslında mazlumu bağrımıza basmanın, onlarla kavuşmanın bir fotoğrafını çekmek istiyoruz. Niyetimiz halis. Ama ne kadar iyi niyetle yapılıyor olursa olsun, mazlum coğrafyalara gidip çocukları fon olarak kullanıp fotoğraf çektirmek ve sosyal medya hesabında paylaşmak bence kaba bir davranış ve oraya götürülen yardımın ruhuna yakışmıyor.

Bu şekilde paylaşılan fotoğrafları görünce kendi çocuklarımın aynı karede olduğunu bir an düşünüyorum, rahatsız oluyorum. Kendi çocuğunun yüzünü sosyal medyada bu kadar rahat paylaşmayan biri başkasının çocuğunun da kendi çocuğu kadar özel olduğunun farkında olmalı. Çocuklar böyle fotoğrafların dekoru olmamalı.

Başka bir açıdan, çocuk yüzü mahremdir, bize emanettir. Çocuk reşit olmadığı için ondan izin alma imkanı da yok, bu sebeple çocukların fotoğraflarının umumi paylaşımı gelecekteki bir yetişkinin çocukluk yüzünü kendisinden izinsiz (ç)almak anlamına geliyor. Emanete yeterince sadakat göstermeden insani yardım yapmak ne kadar doğru tartışmak lazım.

Görsel: www.eurekastreet.com.au/uploads/image/18/55662.jpg

Böyle fotoğraflar bir taraftan da “mazlumlara cömert elini uzatan bir kurtarıcı” nın fotoğrafı. İçimizdeki ego / nefis bundan gizli bir haz alıyor. Yaptığımız yardımın içine başka şeyler karışıyor. Nitekim bu yolun sonu “volunturizm” denilen ahlaksızlığa kadar varıyor.

Özetle: “Usûl olmadan vusûl olmaz” atasözü gereği atalarımıza kulak verip önce insanî yardımın âdâb-ı muâşeretine kafa yormamız, sonra yola çıkmamız gerekiyor.

Bu ifadelerimden rahatsız olanlara: dostum, acı söylüyorum, hepsi bu. :)

--

--

Abdullah Uçar

Meraklı biri. Okur-yazar. Öğrenmeyi, özetlemeyi, öğretmeyi pek sever. Tıp doktoru, en pratisyeninden. Halk Sağlığı doktoru, en tembelinden.